Niye döndün sözünden şıngırdak yarim Ayırmazdın özünde fingirdek halim Fiyakan gitti elden beni dize getirdin İtibarımı söze göze getirdin Hangi hain yoldan çıkardı seni İki paralık ettin değerini Yazık değil mi Günah değil mi Ayıp değil mi Hem vallahi hem billahi Yıkarım köşkleri te bismillah Söz-Müzik: Sezen Aksu
Git hadi git ciğerim yanıyor Son gece bu, beni sevsen ne olur Kim saracak beni kim sevecek Dur dokunma yüreğim acıyor Sevme beni sevdalardan vurgunlar yedim Bana çok gördüğün aşkı sen ellere ver Terkedilişim ilk değil alışır gönlüm Sevilmeden sevmek var ya o daha beter Hadi beni öldür beni unut Hadi beni göm yalnızlığa Hadi…
Adım kolera doktor bey, izninizle şöyle uzanıvereceğim , anlatacağım şeyler hoşunuza gitmeyecek, dikkatinizi çekerim. Karanlıktan korktuğum için gözlerimi kapıyordum aslında Yakalım onu nereden giydim o şövalye zırhının yanına geldim ve merhaba Bunca yıldır yırtınanların payıma düştüğü aldım şefkat yanıma Gel gör tırman sizden koyduğunuz teşhisi paranoya Muayenehanenizin camlarını kırdığım için gerçekten üzgün olduğumu söylemeliyim Burnunuzu…
Halime gülenin halini bileyim Ahalime duyurun kılıcımı biledim O sapların ağzına karabiber rapim Sözüme güvenesin neyine güveneyim Nerenize ne girdi çekemiyosunuz İt sürüleri misal havlayıp kaçıyosunuz Siyasiler gibi palavra vaatli Unutma ben hocayım eli değnekli Kan dökenler ortasında Namussuzluk tarlasında Satılmışlar diyarındayım ben hep zordayım Yalancı arkadaşlar Kevaşe sevgiler Güven dağıma düştü çığ karamsardayım Gel…
The hammer falls, breeding awe-inspiring wickedness Ephemeral in it’s regressive condemnation Pulsating protoplasma rages upon the burning ocean Mirroring the further mental transmigration… The crescent moon grows old And airy castles made of glaring starlight Endure the utter suffering Sparkling in this moonless winternight [narration:] The consuming parallels are broken, Perished are the chambers of…
Sen beni ne sandın be alaylı Tomofolim tek kapılı ay kolaymı Çok niyetlendim ne çok kısmetlendim aşk dediğin sıradan bir olaymı birisi yanımda durur biri kapımda sonraki fragman çok yakında bir mütevazi kibir var içimde sen ne sandın ah alaylı benle uğraşmak çok kolaymı bende akıl arama kendimi çoktan unuttum olsun yine de ben seni…
Nakarat; Mum damlaları bile kıskanır seni; donup kalan yüzüne bir dön bak. Haklarımı, yarınımı bulana da sunana da erbabım. Kan sıçrar ama gözüme bir damla akarsa tanrım, yağmura vur. Dostlarımı ve de düşmanı teke düşebilseydim, elemine dur. 1.Bölüm; Şer dadandı� Bulanmaktadır ya sonum buydu. Her satırda hem bir dost hem bir düşman kazandım� Zem suyunda…
içimde bir sızı var göğsümde büyür anne koskoca bir şehirde yanlızım yine anne içimde bir sızı var göğsümde büyür anne koskoca bir şehirde yanlızım yine anne kavgalardan küslüklerden yalanlardan dolanlardan iki yüzlü dostluklardan yoruldum artık anne kavgalardan küslüklerden iki yüzlü dostluklardan yalanlardan çalanlardan yoruldum artık anne bu şehir hüzün kokar kaybolmuş tüm sokaklar hepimiz yıldız…
o göğsünde yattığım meğer haram süt emmiş o sahtekar hergün ömrümü törpülemiş saltanarımı yerle bir ettin (köle oldum gözlerine ) sana zaten aklım gitmiş (gözüme gözüme bakma öyle)
ne ağlarsın benim zülfü siyahım buda gelir buda geçer ağlamaa göklere erişdi feryadım ahım buda gelir buda geçer ağlama bir gülün çevresi dikendir hardır bülbül gül elinden ah ile zardır nede olsa kışın sonu bahardır buda gelir buda geçer ağlama daimiyem her can ermez bu sırra eyüp sabır ile gitti mısıra koyun oldum ağladım ardı…