Murat Yılmazyıldırım – Buhranlarım Geliyor

anladım artık gitmem diyorsun seni çok seviyorum üzmem diyorsun sen bunu bana hep yapıyorsun her defasında yine beni üzüyorsun kıymetimi bilmen için gitmem mi gerek sevdiğini anla artık büyüdün bebek masal değil ki bu aşk öğrenmen gerek gitmesi kolay olur,zor olan sevmek

You don’t know how you met me You don’t know why, you can’t turn around and say good-bye all you know is when i’m with you I make you free And swim through your veins like a fish in the sea I’m singing…. Follow me Everything is alright I’ll be the one to tuck you…

İçkisel Hayat Kafam hoştu, kamaştı gözlerim Onu gördüm, yanaştım öyle biKovalamayan adamdım tövbeli Yakınlaştık, daraldı gölgemiz Bu Pit10 bebeğim evet tabi cool Kızı paslarsan yapar alley hoop Artiz bol, Etiler Hollywood Şişeler Smirnoff, bir de Malibu Adım atar ama geri çeker kız kendini Ne bu trip ha, o şeker kız Candy mi? Zaman tik-tak hop…

Sen orada ben burada Artık iki yabancıyız Dayanılmaz bir şey bu Bir arada olamazdık Gel gör ki ayrılamazdık İnanılmaz bir şey bu Dokunmak istiyorum yine eline Alışmışım bir kere senin tenine Aşk değil, sevgi değil, başka bir şey bu Hiçbir şey koyamam ki bunun yerine Yüzün gibi, sözün gibi Hüzün gibi karmakarışık Anlaşılmaz bir şey…

Three-six-nine the gosse drank wine. The monkey chew tobacco on the street car line. The line broke the monkey got choked And they all went to heaven in a little row boat. Clap Pat – Clap Pat – Clap Pat – Clap Slap! Clap Pat! Clap your hand Pat it on your partner’s hand ….

Kalbimdeki tatlı sızı Sensin bu gönlümün yazı Bakışların öyle güzel Öldürüyor beni nazı Karda açan çiçek gibi Çölde yağan yağmur gibi Sevincimsin mutluluksun Sana öyle hasretim ki Gülüm benim gülüm benim Derdim aşkım canım benim Ayırmasın tanrım bizi Budur inan tek dileğim Bir yürürse bahar yürür Çiçek yürür peşin sıra Gülüşlerin ömre bedel Can katıyor…