Stevie Ray Vaughan – BROTHERS

Your hand is like a torch each time you touch me that look in your eyes pulls me apart Don’t open the door to heaven if I can’t come in Oh don’t touch me if you don’t love me sweetheart Your kiss is like a drink when I’m thirsty Oh and I’m thirsty for you…

Fırtınalardan kopmuşum öfke doluyum Kavganın ateşiyim sevda doluyum Özgürlüğe susamış halkın ufkuyum Sabahın seherinde canım pusuya düştüm Çığlığım karışıyor kurşun sesine Altı yerden kan doluyor göğsüme Sabahın kızıllığında güneşten önce Sabahın seherinde canım pusuya düştüm

Bir varmış bir yokmuş. Varlığı önemliymiş de yokluğu çabuk unutulurmuş Bilgeler zamanından yürüyüşler taşımış Yüreği yürekmiş ama Korkusuzca atılmış ateşlerin göğsüne Kocaman yüreğinde insanın aşkını asırlarca taşımış Bir volkan gibi susmuş patlamış susmuş patlamış Sütü kesilmiş yağmur içmiş ihanetleri bala çevirmiş Sevgisi tohummuş aşkı rüzgar Savurmuş inancını doğurgan toprağa Serüvenci. Ateş topluyor Serüvenci. Ateş topluyor…

Bu sabah kalktım da sandım, Yine bi güzel günle uyandım ama Gözümü açtığım o anda durdum Tanrım! Düşündüm neden herkes duyarsız bana Yine de açtım TV belki iyi bi haber vardır eder günümü idare Ve de ne gördüm yine ölüm yine can yine politika ve de cinayet Babylon uşakları sarmış her yanı lan Zion’a doğru…

Sevdi gönlüm bir kere kurtuluşun yok daha alalım birbirini çıkalım yüksek dağa canim çigerim benim sen olsan halim benim daha ne istiyorsun servetim malum senin yedi biturdu beni yokmu bunun ilaci seni çok seveyidum kandurdun beni baci canim çigerim benim sen olsan halim benim daha ne istiyorsun servetim malum senin iki kurşun ayırdum gel vur…

Kültürü salladın oldu mu abicim. Acımamak elde mi kendini tartsana Türkçe’mi bozmana göz yumamam ben. Eli kolu bağlamam dinle ve anla Sözleri söylerim gençliğim dinlesin. Dilini korumalı Türk evladı. Ben tanık oldum sen sanık olma: gevurun kelimeleri dilime dolanmış Hoşça kal arkada kal hadi bye bye merhaba demek yerine denilir hi may Elleri kolları zincire…